24 Eylül 2011 Cumartesi

Deterjan Çağı


Siz, deterjan öncesi çağlarının,
Çamaşır çitileyen, çivitli sulara,
Daldırarak parmaklarını,
Yorgun anneleri ve sırası gelince,
Bir küçük kıza anneliği bırakıp
Kendileri karanlık bir evrene
Küçük kız olan anneler!
Binevâ, bikes ve sesleri sisli,
Yoğurtçuların geçişi ile
Sınır kazıkları çakılan,
Bir akşam ülkesi ki Sarıgüzel’de,
Ahşap evlerin pencereleri ardından,
Bakılır da gündüz ülkesine;
Hemen sıla özlemi duyulur.
Arranje ederek yoğurtçu seslerini,
Aralarına “tram tam tam” koysam da
O bikes ve sisli-puslu sesler yine,
Geçtiğini duyuruyor zamanın…
Üstelik istihzası akşam ülkesi gümrükçülerinin,
Derler ki sen ey deterjan çağının,
Ruhunun duvarlarına kadar afişlerle donatılmış kişisi!
Ve gecenin perdesi kapatınca akşam terminal binasının
Çıkış kapısını bir süre,
Atikali, Sarıgüzel, Silivrikapı
Daha nice köşeleri yeryüzünün
Çekilmiş bütün acıları ile yüzyılların
Bavulları yüklü ve yorgun
Akşam ülkesine geçer.
                                            Hüsrev Hatemi 1970